Güzellere sesleniş: Ahmet Şevki’nin “Güzelsin Diye Onu Kandırdılar” Adlı Şiiri ve Türkçe Çevirisi

Arap dünyasının sevilip sayılan şairlerinden Ahmet Şevkî (أَحْمَد شَوْقِي), başta doğduğu ülke olan Mısır olmak üzere Arap ülkelerinin millî, dini ve toplumsal meseleleriyle yakından ilgilenmiştir. Bu minvalde yaşadığı dönem Mısır’ında güncel meselelerden biri olan kadın konusunu da şiirlerine yansıtan şairimiz, başlarda feminist hareketlerin karşısında yer alırken zamanla bu tutumunu değiştirmiştir. [1] Sevdiği kadından yola çıkarak bütün kadınlara dair tesbitlerini alaycı bir üslupla ele aldığı “Güzelsin Diye Onu Kandırdılar” (خَدَعُوهَا بِقَوْلِهِمْ حَسْنَاءُ) adlı kasidenin çevirisini yazımızda bulabilirsiniz.

https://www.youtube.com/watch?v=9QljwaY9odA

Önce Şiir

خَدَعُوهَا بِقَوْلِهِمْ حَسْنَاءُ

Güzelsin Diye Onu Kandırdılar

خَدَعُوهَا بِقَوْلِهِمْ حَسْنَاءُ

وَالْغَوَانِي يَغُرُّهُنَّ الثَّنَاءُ

Güzelsin diye onu kandırdılar

Öyle ya güzelleri aldatır övgüler

أَتُرَاهَا تَنَاسَتْ اِسْمِيَ لَمَّا

كَثُرَتْ فِي غَرَامِهَا الْأَسْمَاءُ

İsmimi unuttu mu acaba

Aşıkları çoğalınca

إِنْ رَأَتْنِي تَمِيلُ عَنِّي كَأَنْ لَمْ

تَكُ بَيْنِي وَبَيْنَهَا أَشْيَاءُ

Beni gördüğünde arkasını dönüp giderdi

Aramızda hiçbir şey yaşanmamış gibi

نَظْرَةٌ فَابْتِسَامَةٌ فَسَلَامٌ

فَكَلَامٌ فَمَوْعِدٌ فَلِقَاءُ

Önce bir bakış, tebessüm ve selam

Sonra konuşma, sözleşme ve buluşma

فَفِرَاقٌ يَكُونُ فِيهِ دَوَاءٌ

أَوْ فِرَاقٌ يَكُونُ مِنْهُ الدَّاءُ

Ardından ya şifa veren bir ayrılık

Ya da hasta eden bir firak

يَوْمَ كُنَّا وَلَا تَسَلْ كَيْفَ كُنَّا

نَتَهَادَى مِنَ الْهَوَى مَا نَشَاءُ

Ah o günlerde biz, nasıldık sorma

Paylaşırdık aşkı doyasıya

وَعَلَيْنَا مِنَ الْعَفَافِ رَقِيبٌ

تَعِبَتْ فِي مِرَاسِهِ الْأَهْوَاءُ

Gözetleyen bir bekçiydi iffet bizleri

Ki arzular hakimiyetinde yorgun düşerdi

جَاذَبَتْنِي ثَوْبِي الْعَصِيَّ وَقَالَتْ

أَنْتُمُ النَّاسُ أَيُّهَا الشُّعَرَاءُ

Sevdiğim, asi elbisemi çekiştirdi

“Sizsiniz kandıranlar, ey şairler güruhu” dedi

فَاتَّقُوا اللَهَ فِي قُلُوبِ الْعَذَارَى

فَالْعَذَارَى قُلُوبُهُنَّ هَوَاءُ

O halde bakirelerin kalplerine dair Allah'tan korkun

Ki o kalpler her yöne savrulabilirler

Şiir Notları

1) Ahmet Şevki kimdir?

Şairin hayatına önceki yayınlarımızda yer verdiğimiz başka bir Ahmet Şevki paylaşımından göz atabilirsiniz.

2) Şiire Dair

Ahmet Şevkî Fransa'da yaşadığı dönemde aşık olduğu bir kadından yola çıkarak bu dizeleri kaleme almıştır. "Onu güzelsin diye kandırdılar" cümlesi, aşık olduğu kadına çevresindeki adamlar tarafından güzelliğine dair dile getirilen övgüleri ifade etmektedir ve ona göre bu aşıklar içerisinde övgüsü hakiki olan tek kişi kendisidir.

Dizede Ahmet Şevkî’nin alaycı üslubu karşımıza çıkmaktadır, zira sevdiği kadını başlarda güzel bulsa da çevresinde ona ilgi duyan adamların sayısı artınca Şevkî'nin gözünde güzelliğini yitirmiştir ve ona göre artık “güzelsin” övgüsü gerçeği ifade etmez. [2]

Daha sonra ise şu soruyu yöneltir. "Sana aşık olanların ve sana dizilen övgülerin sayısı çoğaldıkça unuttun mu ismimi?" Ardından aşık olduğu bu kadınla olan mazisini dizelere yansıtmış ve birbirlerine "aşk hediye etmelerini”, bakışmalarını, buluşmalarını, konuşmalarını bu dizelerle yad etmiştir. Kasidenin son kısmında ise sevgilisi, Şevkî'nin elbisesini çekiştirerek kadınların kalplerinin kanmaya müsait olduğunu ve Şevkî gibi şairlerin kullandıkları kelime ve harflerle bu kalplere sızdıklarını söylemiştir. 
Görünüşe göre Şevkî'nin sevdiği kadın başlarda kendisine ilgi duymaktadır. Daha sonra kulağına fısıldanan övgülerin etkisiyle, belki bir miktar da kibirle bu adamı unutmuştur. Ahmet Şevkî bu kasidede özel bir hikayeden yola çıksa da aslında genel bir yargıya ulaşarak kadınların güzel sözlerden çabuk etkilendiğini ve kanmaya müsait olduklarını vurgulamak istemiştir. “Bakirelerin kalplerine dair Allah'tan korkun" dizesinde kadınların kalbinin hassas olduğunu ve güzel sözlere kolay inandıklarını ifade etmiştir. Bu durumu suistimal etmeyin diye erkeklere bir uyarı olarak anlaşılabilir. Beyitin devamında kadınların kalplerini melteme benzetmesinin sebebi yine bu konuyla bağlantılıdır. Rüzgarın hangi yöne eseceği belli olmadığı gibi, ona göre kadınlar da tek bir duygu hali üzerinde sabit kalmazlar ve aldıkları iltifatların büyüsüne kapılıp yönlerini değiştirebilirler. [3]

Çeviri Notları

  • الْغَانِيَة: Bu kelime süslenmeye ihtiyaç duymayacak seviyede bir güzelliğe sahip olan kadınlar için kullanılmaktadır. 
  • تَنَاسَى: Bu fiil kasıtlı unutma anlamına gelmektedir. 
  •  مِرَاسِ: Hakimiyet olarak çevirdiğimiz bu kelime güç, kuvvet, iktidar gibi anlamlara gelmektedir. 
  • هَوَاء: Bu kelime kalp ile kullanıldığında kalbin boş olduğunu, diğer bir deyişle yönlendirilmeye müsait olduğunu ifade etmektedir. Şiir notlarında belirtildiği üzere, şair buradaki değişkenliği havaya benzetmiştir.

Yeni Kelimeleri Yoklayalım

Kaynaklar

Şiir için:

Şevkî, A. (1938). eş-Şevkiyyât (Cilt 2). Kahire: Matbaʻatu Mısır, 139. 

[1] Şeşen, R. (1989). Ahmed Şevkî. TDV İslam Ansiklopedisi, 2, 136-138.

[2], [3] ʿAsfûr, G. (2002, Haziran). es-Senâ ʿAlan-nisâ. Îlâf.

Kapak Görseli:

Aleksandr Gerasimov / Peonies (1931)

Önceki
Önceki

Reddiye Niteliğinde Bir Şiir: İbn Teymiyye’nin Kaside-i Lamiyyesi ve Türkçe Çevirisi

Sonraki
Sonraki

Zarif Bir Kalbin Sesi: Ahmed Emin’in Kalp Adlı Metni ve Türkçe Çevirisi